|
"Kadını güzel yapan şey ne saçı, ne vücudu, ne de kaşı gözüdür. Kadını asıl güzel yapan sevgisini paylaşabilmesi, fedakârlığı, karşılık beklemeden verdiği emeği, sınırsız sorumluluğu, toplumsal duyarlığı, barışçıl olması, engin anlayışı, sadakati, kalbini de katarak kullandığı aklı ve ana olma özelliğidir."
SONGÜL DÜNDAR
Kars?ın 15 marka kentimiz arasında yer alması, biz Karslılar için sevindirici ve gurur verici bir durumdur. Şahsen ben bu haberi ilk duyduğumda çok heyecanlanmıştım. Ancak, bu durum sırf bir unvanla kalmamalı ve içi doldurulmalıdır. O zaman heyecanımız ve gururumuz bir anlam kazanır. Çünkü: Kars?ımıza tarih boyu birçok unvanlar verilmiş, ancak bu unvanlara ya sahip çıkamamışız, ya da içi yeteri kadar doldurulmamıştır. Bu da Karslılar olarak bizim suçumuz ve eksiğimizdir.
Süt deyince ilk akla gelen illerimizden birisi Kars? tır. Kars deyince de ilk akla gelen değerlerden birisi süttür. Bir dünya markası olarak hafızalara yer eden Kars Kaşarı, süt ürünlerimizden sadece bir tanesidir. Kars kaşarının bir marka oluşu ne kadar gerçekse, Kars sütünün ve süt ürünlerinin yeterince değerlendirilemediği de bir o kadar gerçektir. Bir başka gerçek ise, Kars kaşarının bu günkü üne kavuşmuş olmasının, tamamen Karslı süt üreticisinin kendi bireysel çabası olduğudur.
Yıl 1998 Bakü?deyim. Eşim ve çocuklarımla Hazar?ın görkemiyle göz gözeyim. Hem bir görevi yerine getirmek, hem de ata yurdu?mu görmek için oradayım. Hazar?dan esen serin ?külek? yeli insanın ruhunu ferahlatıyor. Türklüğün damgasını vurduğu Bakü, mağrur duruşu ile duygularımı okşuyor. Aklıma, buralarda çağlar boyu medeniyetler kuran ve at koşturan atalarımız geliyor. Gözlerimin önünden, Hazar boyunca uzanan ?İpek Yolu? geçiyor. Medeniyetlere hizmet eden görkemli İpek Yolu. Çin?den başlayarak Azerbaycan, Anadolu ve Akdeniz aracılığıyla Avrupa?ya kadar uzanan dünyaca ünlü İpek Yolu?
Ben 1967 yılında Cılavuz?u kazanıp orta birinci sınıfa başladığımda, lise son sınıfta ablalarım vardı. Onlar da birinci sınıfa başladıklarında son sınıftaki ablalarından aynı şeyi dinlediklerini söylüyorlardı. Bu iki cümle bizi, 18 yıl geriye götürüyor. Yani 1949 yılına?
Daha da ötesi var. Cılavuz?un tarihinden beridir, kız öğrencilerin okuduğunu görmek mümkündür. Biraz daha ilerisine giderek, Cumhuriyetimizin kurulduğu ilk yıllarda bile, Kars? ta kız çocuklarının okuduğunu söylemek çok normal bir olgudur. Kars ve Karslı bununla ne kadar iftihar etse azdır.
Geçtiğimiz günlerde Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu Kars?ta, din görevlilerini bilgilendirme toplantısı yapmıştır. Kars Valisi Mehmet Ufuk Erden ve Kars Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu?nun da katıldığı bu toplantıda, Kars?ta 3 bin kız çocuğunu okula yazdırdıklarını ve eğitim giderlerini üstlendiklerini ifade etmiştir. İfade birkaç boyutludur.